Deprecated: Hook wp_smush_should_skip_parse is sinds versie 3.16.1 verouderd! Gebruik in plaats daarvan wp_smush_should_skip_lazy_load. in /customers/c/8/f/bloem-en-blad.be/httpd.www/wp-includes/functions.php on line 5788 Deprecated: Hook wp_smush_should_skip_parse is sinds versie 3.16.1 verouderd! Gebruik in plaats daarvan wp_smush_should_skip_lazy_load. in /customers/c/8/f/bloem-en-blad.be/httpd.www/wp-includes/functions.php on line 5788
Selecteer een pagina

sanal kumar, bahis, şans, talih oyunları ceza davaları

Maddesi uyarınca fesat ve isyan halinde her üst, emir ve komuta işini üzerine almakla görevlidir. Böyle durumlar oluştuğunda emir ve komuta işini devralan üst, amir konumuna geçmektedir. Maddesi uyarınca, disipline aykırı gördüğü her hale müdahaleye ve emir vermeye her üst yetkili ve aynı zamanda görevlidir. Böyle durumlarda müdahalenin yapılması ve emir verilmesiyle ast ile üst arasında hizmet ilişkisi kurulduğundan, üst amir konumuna geçmektedir[282]. Belirtilen durumlarda, suçların işlenmesi sırasında oluşan amirlik, disiplin amirliği olmadığından, bu kişilerin astlarına disiplin cezası verme yetkileri yoktur. Maddesinden kaynaklanan geçici tutuklama yetkisini kullanabilirler. Disiplin amirleri tarafından verilen göz hapsi ve oda hapsi cezaları askerlik süresinden sayılmaktadır. Başka bir ifadeyle  disiplin cezaları askerlik süresini uzatmaz. Disiplin cezası ile cezalandırılan bir kişinin TSK’dan ayrılması durumunda önceden verilen disiplin cezasının infazı mümkün değildir[250].

Cümlenin sonundaki “bırakılamaz” ifadensin karşı anlamı “bırakılabilir” dir. Anayasadaki düzenlemeyi, “uyarma ve kınama cezalarıyla ilgili olanlar yargı denetimi dışı bırakılabilir, diğer disiplin cezaları yargı denetimi dışı bırakılamaz” şeklindedir. Anayasamız, uyarma ve kınama disiplin cezalarını yargı denetimi dışında bırakmamış,  bırakılmasına izin vermiştir[732]\. Heyecan verici slot oyunlarında oyna ve gerçek paralar kazan resmi web pin up giriş\. Maddenin gerekçesinden hareket ederek düzenlemenin lafzını bir kenara atmış, özgürlükleri genişletici yorum yerine kabul edilemeyecek biçimde hak arama özgürlüğünü daraltıcı yorum yapmıştır. Burada irdelenmesi gereken bir sorun, disiplin amirlerince verilen tüm disiplin cezalarının yargı denetimi dışında olup olmadığıdır. Disiplin mahkemeleri, “yargısal rol” ifa eden ve bir “adli fonksiyona” sahip bulunan, keza belli bir usul izleyerek ve hukuk kurallarına dayanarak karar veren ve kararları Devlet gücüyle icra edilen kanunla kurulmuş mahkemelerdir. Disiplin mahkemelerinin Anayasal temeli  bulunduğu gibi kuruluş ve işleyişi 477 sayılı Kanunla belirlendiğinden AİHS’nin 6. Maddesinde yer alan kanunla kurulmuş bir mahkeme kriterini karşılamaktadır. Bu mahkemelerin hâkim olmayan kişilerden kurulu olması tek başına AİHS’nin 6.

  • Buradan çıkan sonuç ortada bir Anayasa-Sözleşme çatışması değil kanun-sözleşme çatışması olduğudur.
  • “Borçlarını kasten ödemeyerek hakkında yasal yollara başvurulmasına neden olmak” (657 SK m.125/B-k).
  • On dört günün üzerindeki oda hapsi cezaları yedi hafta sonu izinsizlik cezası sayılır.
  • Kaçmaya kalkışma fiili doğru olarak öğrenildikten sonra öğrenen kişi bunu ilgili mercilere haber verme yükümlülüğü altına girer.

(2) Uyarma, kınama, hizmete kısmi süreli devam ve aylıktan kesme cezaları disiplin amirleri tarafından; hizmet yerini terk etmeme ve oda hapsi cezaları disiplin kurulları ve disiplin amirleri tarafından; Silahlı Kuvvetlerden ayırma cezası yüksek disiplin kurulları tarafından verilir. Maddesinin askeri kabahat olduğunu belirtmekte, 477 SK’nın 56. Maddesinin nöbet yerini terk ve başka surette nöbet talimatına aykırı hareket edenlerin bu fiillerinden dolayı hizmet aksamış veya maddi zarar doğmamışsa uygulanacağını, hizmet aksamış veya maddi zarar doğmuş ise AsCK’nun 136/1-C. Maddesinin uygulanması gerektiğini, ancak AsCK’nun 136/1-C. Ancak, 4551 SK’la yapılan değişiklik sonrası maddede düzenlenen suçun cezası “iki seneye kadar hapis” olduğundan askeri kabahat olduğunu savunmak artık mümkün değildir. Yine disiplin cezalarının yargısal denetimi konusunda AİHS hükümleri yeterince uygulanmamaktadır.

Disiplin amirlerince verilen diğer disiplin cezalarının kişi özgürlüğünü sınırlayıcı bir niteliği bulunmadığından bir çatışma söz konusu değil ise de, oda hapsi disiplin cezası yönünden kanun-sözleşme çatışması bulunduğu, bu çatışmanın da Anayasanın 90. Maddesi gereği kanun ihmal edilerek doğrudan sözleşme hükümlerin uygulanması suretiyle çözüleceğinde tereddüt bulunmamaktadır. Disiplin amirlerinin kendilerine tanınan yetkileri kullanırken uymaları gereken esas ve usuller ile sorumlulukları ise TSKDY’nin 11 ve JDY’nin 8. Üyelerinin ve meslek mensuplarının geleceklerini güven altına almak, kısa vadeli kredi ve benzeri ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla vakıf, sandık, kooperatif kurmak veya mevcutlarına katılmak. Özel tekerrürün uygulanabilmesi için, aynı konuda daha önce alınan cezanın sicilden silinme süresi içinde tekrar işlenmesi gerekmektedir. Disiplin cezalarının sicilden silinme süreleri ise, 657 SK’nun 133. Buna göre, uyarma ve kınama cezalarının uygulanmasından itibaren 5 sene, aylıktan kesme ve kademe ilerlemesinin durdurulması cezası bakımından 10 sene geçtikten sonra yetkili amire başvurularak, verilmiş olan cezaların sicil dosyasından silinmesi istenebilecektir. Memurun belirtilen süre içindeki davranışları bu isteğini haklı kılacak nitelikte görülürse (kademe ilerlemesinin durdurulması cezasında yetkili disiplin kurulunun da görüşü alınarak), isteğinin yerine getirilmesine karar verilecek ve bu karar memurun sicil dosyasına konulacaktır.

Kişi hürriyetini sınırlayan bir işlem, disiplini temin için başvurulan bir tedbirdir. Ancak hakim  kararına dayanmadığı gibi aynı şekil ve şartları haiz olmadığından Anayasanın 19. Maddesinde düzenlenen tutuklama müessesinden farklıdır. Ayrıca kapsamı geniş olup kesin sınırlara sahip değildir. Niteliği itibariyle geçici tutuklama suçüstü halinde veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde yapılabilen yakalama müessesine daha yakın görünmektedir. Çünkü disiplini bozan eylemlere çoğunlukla suçüstü olarak el konulabileceği gibi, askeri disiplinin sağlanmasının gecikmesinden doğan sakıncanın da giderilmesi amacının her zaman göz önünde bulundurulması gerektiği açıktır. AİHM, oda hapsi cezası ile cezalandırılan bir astsubayın Türkiye’ye karşı yapmış olduğu başvuruda, disiplin amiri tarafından verilen 21 gün süreli oda hapsi cezasının[557],  yine bir başka kararında Disiplin Mahkemesi tarafından verilen 30 ve 45’er günlük oda hapsi cezalarının[558]  kişi özgürlüğünü ihlal ettiğine karar vermiştir. Disiplin suçunun doğrudan doğruya amire yönelik işlenmesi (örneğin amire saygısızlık) halinde disiplin amirinin faili 477 SK’nun 7.

Değişik za­manlarda görevin bırakılması ha­linde de suç oluşur[217]. Daha önceki açıklamalarımızda da belirttiğimiz gibi TSK’da çalışan Devlet memurları, amirlerinin verdiği konusu açıkça suç oluşturmayan tüm emirleri yerine getirmek ve verilen görevleri yapmak zorundadırlar[213]. Bu yükümlülüklerini kasten yerine getirmemeleri halinde, bu suç oluşabilir[214]. Yukarıdaki fiillerin kasıtlı olarak iş­lenmesi halinde bu suçları işleyen memurlara aylıktan kesme cezası verilebilir[195]. Suçun oluşması için hakaret edilenin ast konumundaki asker kişi olması gerekir. Aynı rütbede ve kıdemde bulunan asker kişiler arasında hakaret durumunda, 477 SK’nun 55. Suçun faili üst ve amir konumunda bulunan asker kişilerdir. Suçun maddi unsuru ise; asta nezaret görevini ihmal etmek veya astın suçlarını haber vermemektir. Suçun maddi unsuru, hizmete mahsus eşyayı özürsüz kaybetmek veya harap olmasına sebebiyet vermektir. Kaybedilen veya hasara uğrayan eşya “hizmete mahsus” eşyalardan olmalıdır. “Hizmete mahsus eşya” tabirinden askerlik amaç ve menfaatlerine tahsis edilmiş eşyayı anlamak gerekir.